7 Mart 2012 Çarşamba

YIĞINLAR...

Bir şey silindiyse boşuna değildir. Ve birisi gittiyse… Bir şey sona erdiyse… Final, jübile, son, ölüm… Adına ne denirse densin. Ne şekilde cereyan ederse etsin… Zamanı gelmiş demek ki… Yeni bir başlangıcın…
Uzun uzun anlatmaya çalışırız bazen derdimizi… Ne gerek var ki? Anlatana kadar sonlar gelmiyor mu nasıl olsa…
Evde bazen elektronik eşyalar arıza yapmaya başlıyor. Ya da elektriksiz eşyalardan işlevini yitiren, darbe alan oluyor. İşte o zaman diyorum ki “galiba evimiz yenilik istiyor”.
Ya taşınmak lazım ya da eşyayı değiştirmek, belki de yerlerini, genel düzeni değiştirmek. Üzerimizdeki elektriği de topluyor çoğu zaman eşyalar. Olumsuz ve sinirliyken eşyalara enerjimiz geçiyor farkında olmadan. Evet, cansızlar ama hepsinin birer enerjisi var…
Yakın bir zamanda bilgisayarımda çok ilginç bir şey oldu. Devamlı güncellediğim, sık sık kullandığım bir dosya silindi! Nasıl olduğunu hala bilmiyorum. Ben silmedim çünkü bana lazım… Belki süresinin dolduğuna karar verip imha etmiştir kendini! Düşünsenize,
BU DOSYA 5 DK İÇİNDE KENDİ KENDİNİ YOK EDECEKTİR…
Vallahi böyle bir uyarı da gelmedi öyle filmdeki gibi… Bir hacker silmediyse artık. Bilmiyorum kim sildi nasıl oldu? Bu işten anlayanlar da aradı, taradı yok! Yok oldu işte!
Önce sinirlendim. Biraz isyan eder gibi oldum. Eninde sonunda sakinleşmeye alıştık artık.
Sakinleştim…
Evet, peki bana bu çok gerekli dosya neden silindi? Acaba çok da gerekli miydi?
Oyalıyor muydu beni? Sanki biraz da kalabalıklaşmış mıydı? Biraz ondan, biraz bundan, onu da ekleyelim, bunu da silmeyelim, şunu da saklayalım… Derken belki de elimin altında bir yığın birikmeye başlamıştı…
Oh kurtuldum dedim sonunda!
Ne yapayım her gidenin arkasından ağlamaya kalkarsak yaşamaya vakit mi kalır?
Yığınlar böyle böyle birikiyor işte. Sanal ya da gerçek dosyalarda, dolaplarda, orada burada… Ha bir de yüreklerde…
Ne kadar meşgul eden insan ve konu varsa o kadar yorgun ve yetersiz hissediyoruz.
Ne gerek var?
Ayıklamak şart.
Yoksa sistem kendi kendine imhaya başlıyor sanırım. Hem de her konuda. Bu geri dönüştürülemeyen işlem başlamadan el atmak lazım yığınlara… Seçimleri yapmak lazım. Yapamadınız mı? O zaman gidene üzülmeyin. Çok gerekliyse yedeklemişsinizdir zaten.
Bir yıl önce bana birisi bilgisayardan bir dosyamın kendi kendine yok olacağını ve benim böyle bakacağımı söyleseydi ona okkalı bir… Ama ben küfür de etmezdim ki… Yüzüne tuhaf tuhaf bakıp beni tanımamışsın derdim herhalde.
Allah Allah ben kendimi tanımış mıyım?
Değişiyorum. Ama iyi ki iyi yönde değişiyorum
Değişiyorum, değişiyorsun, değişiyor.
Değişiyoruz, değişiyorsunuz, değişiyorlar…
Rahat bir nefes için ayıklamak gerek galiba.
Ama ayıklamazsanız da hiç merak buyurmayın, vakti gelince kendiliğinden ayıklanıyor.
Üzülmeyin, giden gitmiştir kalan sağlar bizimdir ve işin gerçeği aslında içinde bulunduğunuz an için asıl onlar gereklidir. Geriye kalanlar…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder