8 Mart 2012 Perşembe

KADIN İSTERSE...

“Ağlamak yok” dedi. Daha fazla gözyaşı sarf etmek nafileydi… Vaktinden daha uzun, renginden daha kara geceler artık yeterdi… Kendisi el atmazsa bu sıkıntı yumağına, kimseden fayda yoktu… En çok kendisinden fayda vardı… Bunu öğrenmek için bile yılları harcamak gerekmişti. Ve bunu sadece bir kadın yapabilirdi...
Kendi için öğrenmeyi, ayakta durabilmeyi, acıya göğüs gerebilmeyi, kan kusup kızılcık şerbeti içtim demeyi… Ancak ve ancak bir kadın becerebilirdi.
Bir erkeğin yerine düşünmeyi, karmaşıklıkları düzeltmeyi, bulutların ve sislerin arasından yine taptaze çıkabilmeyi, tüm fiziksel ve ruhsal yıkımlara rağmen güzel, anlayışlı ve yapıcı olabilmeyi… Ancak bir kadın becerebilirdi…
Kadın isterse her şeyi değiştirebilirdi…
Gözyaşlarını içine gömmek kaderinde mi vardı? Yok, tam olarak öyle değil… Hassasiyet, sevgi ve gerçek yakınlıkların mimarı kadındı. Ve tüm bunlar ağır geliyordu…
Bugün hala dünya güzel bir yerse, kadın sayesinde…
Bugün hala ilişkiler sürüyorsa, gün doğuyorsa kadın sayesinde…
Kadın yalvarırken erkek hala berbat ediyor ve buna rağmen can çıkmıyorsa, ufukta hayat varsa yine kadın sayesinde…
Günün anlam ve önemine ilişkin sözleri duvarına yazan erkekler, hala kadınların canını yakmaya devam ediyorlar, bunu kabul edebiliyor muyuz? Bu ikiyüzlülüğün altında büyümemiş ve kendine güvensiz çocuk ruhların yattığını bilen de yine kadınlar…
Yazsınlar tabi, duvarlarına, mesajlarına, yolladıkları hediyelerin üzerindeki notlara… Günün anlamını karalasınlar… Ama diğer yandan gerçek anlamda bir kadını yüceltmeyi, ona saygı duymayı da öğrensinler. Dünyanın tüm yükünün yarısını kadınların omuzlarından alsınlar…
Bir gün, iki gün, üç gün… Daha ne kadar böyle gidebilirdi? “Ağlamak yok” dedi. Her darbenin ardından kendi yarasına kendi derman olmayı, gün be gün iyileşmeyi kanıksamış kadın, yine bir mücadeleye hazır olduğunu bildirdi dünyaya… Kendi olma, kendi kalma, kendini yenileme ve küllerinden kendini tekrar var etme mücadelesi…
Ve erkekler bilmiyordu ki kadın, her mücadeleden bin kat daha güçlenmiş olarak çıkacaktı…
Bu güç; ona hırpalanmanın, başka kadınlarla aynı aynı anda sevilmenin, dövülmenin ve sövülmenin, ihmal edilmenin, görmezden gelinmenin, hizmet etmenin ve daha sayamadığımız pek çok şeyin altından kalkmayı öğretecekti…
Bir kadının kalbi kırılırsa, dünya değişir…
Bir kadın mutlu edilirse, dünya yine değişir.
Erkekler, bunu bugün ve bugünden itibaren hatırlayın…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder