İnsanı, çocukluğunun derin yaralarına doğru bir yolculuğa çıkmaya iten
sanatsal dokunuşlar vardır. Geçmişin yerle bir olmuşluğuyla, iç dünyaların dipsiz
kuyularıyla, ruh doktorları bu kadar ilgilenmez de sanatçılar ilgilenir.
Sanatçı, toplumun aynasında çıplak kalmaya yemin etmiştir bir kere… İnsanı,
insanlığı, gayet insanca olan acıyı, bir yolunu bulup yansıtacaktır. Can
havliyle, kurşuna tutularak, yüzüne tükürülerek, ezilerek ama YÜREKLİCE…
19 Şubat 2014 Çarşamba
14 Şubat 2014 Cuma
KAN KIRMIZI GÜLLER
Bulutlu bir sevgililer günü oldu bu... Gri-siyah, puslu ve yağmurlu;
yollu ama yordamsız, gösterişli ama karaktersiz, kalabalık ama yalnız bir sevgi
günü oldu. BİR tanelere göndermeli, İKİ yüzlü, ÜÇ BEŞ kuruşa satılık, özünden
uzak ve karanlık bir oyun sahnelenir gibiydi. Yüzlerde maskeler, kalıplara
yapışan roller hakkıyla oynandı. Sonunda alkışlar patladı, salon inledi, perde
kapandı. Oyunun adı: DÜZENBAZ dı…
SEVGİ TOMURCUKLARI
Daha dün gözlerimin içine baka baka yalanlar söyledi, çürük sistemin pas
tutmuş maşası, ebedi kölesi ve sıfatlar için kendini şeytana satmış insan
kılıklı bir şaklaban. Metro seksüel, entel ve aydın görünümlü bir şaklaban.
İnsan demeye zaten dilim varmıyor, insanlıktan çıkalı çok olmuş… Paraya, pula,
hesaba, ranta teslim olmuş bir zavallı…
6 Şubat 2014 Perşembe
ÂHENK MUSİKÎ TOPLULUĞU
Son günlerde bastıran sert hava dalgası, dondurucu değil diriltici geliyor
bana. Bedenen, zihnen ve ruhen kendine gelmenin bir yolu, düşen derecelerle
barış imzalayıp yapılabilecekler listesinde göz gezdirmek. Takvimde önceden işaretlediğim
bir etkinliğe katılmaya kendimi hazırlamışken; titreten rüzgâr, ihtimaller dâhilindeki
yağış, buz kestiren ayaz, akşam akşam dışarı çıkmama engel olamazdı. Zaten soğuk
kış akşamlarını ısıtan güzelliklerden biridir sanat…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)