Dünyaya çile çekmeye gelmişiz sanki, zevk de neymiş? Haz veren her şey
kirli maskelerle kirli perdeler ardında bastırılmaya çalışılırken, bir şeyi
unutmuşlar. Her ne kadar onu da bastırdılarsa da, hâlâ gün gibi ortada olan bir
gerçek var: KADIN BEDENİ…
30 Nisan 2014 Çarşamba
29 Nisan 2014 Salı
BALABAN – GÖNÜLLERİN GALİBİ
Hayatın karmaşalarını çekilebilir kılan bazı düşünceler, felsefe ve sanat
gibi ideolojiler ve bir takım insanlar vardır. Düşünceler iyileşmemize,
alternatif bilimler ayakta kalmamıza ve o özel insanlar var oluşumuzu
sorgulayıp kendimizi yeniden yapılandırmamıza olanak sağlarlar. Argo tabir ile “ot
gibi” yaşamaktan kurtulmuş, kendini keşfederek var etmiş, yaşam amacını ve
insanlara ışık tutmanın bir yolunu bulmuş insanları tanımak ufkumuzu
alabildiğine genişletir.
26 Nisan 2014 Cumartesi
DİLEĞİNİZ “GERÇEK” OLSUN
Yaşam kimi zaman aklına eseni yapmaya vakit bulmak için çok kısa… Sıkıntıların geçmesini
beklerken de çok uzun… İkisi de birer yanılsama aslında. Yaşam daha çok acıyla
tatlıyı karıştırıp vermeye programlanmış bir bulmaca gibi. İçinden çekip
çıkarabildiğimiz ne kadar keyifli zaman dilimi varsa, işte o kadar basit
formülü. İçine doğduğu gibi yapmalı her şeyi, gerisi de zarar ziyan zaten…
9 Nisan 2014 Çarşamba
YILIN ANNE-BABASI
Hep diyorum ya, büyükler küçüklerin yaşamını rezil edebiliyor, önce
büyükleri eğitmek lazım diye; sistemin çürüklükleri giderilmedikçe bilinçli
yetişkinler de yetmiyor çocukların dünyasını kurtarmaya… Akıldan yana durmak, düşünceli
olmak, itinalılık, öngörüşlülük, hassasiyet de merhem olmayabiliyor, çocukların
geleceklerine doğru uzanan henüz açılmamış yaralara…
8 Nisan 2014 Salı
SEDEFTEN GÖNÜL BAĞLARI
İçine dalıp gittiğimiz hayat gailesini renkli, eğlenceli, heyecanlı zannediyorduk.
Sonra bir bakıyorduk ki yaşantımız yalnızca ayakta kalma çabasından ibaret. Arada
kalan boşluklara kendimizi şımartma kılıfını uydurduğumuz bazı kaçamaklar da
olmasa yaşıyor bile sayılmayacaktık SENDEN ÖNCE… Hayatın anlamı senin aldığın
nefeste; bu nefese sebep olmakta, kalp atışını sürdürmekte ve kalbimizin
atışını hızlandırmanı bir mucize gibi deneyimlemekteymiş meğer güzel çocuk…
7 Nisan 2014 Pazartesi
KAYIP ARANIYOR
Bir gün içinde türlü türlü meselelere kafaları gömmüşken, derdimiz yetmiyormuş
gibi ansızın hayatımıza giriverir, hiç bilmediğimiz küçük bir çocuğun kayıp
silueti. Onu bir anda tanır, korumaya çalışır, sahiplenmenin yollarını ararız.
Rüya gibi başlamasıyla bitmesi, kötü bir şaka gibi şaşırtmasıyla yasa boğması, göz
kırpış kadar kısa ve çelimsiz olur; varlığı ile yokluğu bir olur. Ve aynı hızla
çıkıp gidivermiştir dünyamızdan…
4 Nisan 2014 Cuma
PESİMİSTLER BURAYA
Ne de olsa kara bulutlar,
beyazlara göre daha tutucu… İnsanı çeken, merak uyandıran, türlü senaryolar
üretmeye sürükleyen bir dipsizliği var. Beyaz bulutlara bakarak gevşerken
sadece hayallere dalabilirsiniz. Oysa rengi gibi enerjisi de kararmış tüm
atmosferler insanı korkuya; korkudan mütevellit tedbirler almaya; ışığa gidecek
yollar üretmeye; tökezledikçe daha çok düşünmeye neden olur. Savunmadayken
dipdiri kalışımız bu yüzden olmalı… Ve rahatken yayılmak içten bile değil…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)