28 Temmuz 2017 Cuma

BEN SİZDEN DAHA GÜÇLÜYÜM

Son iki gündür hissettiğim sıkıntıyı bireysel olarak yorumlayıp aşmaya çalışmıştım önce. “Ne oluyorsun yine, otur kalk şükret haline!” diye kendime iyice de yüklenmiştim. İçimden bir ses, “İstanbul çok sıkıntılı… İstanbul’un hiç tadı yok. İstanbul çok sıkıntılı…” diyip duruyordu. Aslında böyle bir cümleyi net olarak duyuyor gibiydim desem yalan olmaz.

21 Temmuz 2017 Cuma

DELİ

Delirmenin yazılı hali budur. Ses çıkaramadıklarını kustuğun yer olur bölgen. Kimine kahve falı, muhabbet, sohbet ilaç gibi gelir. Kimi müziğine sığınır, kimi tuvaline döker derdini, diyemediklerini, dese bile söz geçiremediklerini. Benim gibiler de böyle satırlara akıtır bütün biriktirebildiklerini. İnsan kadar nankör olmuyor hiçbiri.

17 Temmuz 2017 Pazartesi

GÖKYÜZÜ NEREDE?

“ Bu saatler olunca bir sıcak çöküyor evladım…”

Yetmişlerinde belki de seksenlerine merdiven dayamış tonton yanaklı bir amca, dertleşecek birilerini bulmuştu yine. Onun gençliğinde ilişkiler daha bir yakın, samimi ve gerçek olurdu. Şimdiki ilişkiler günübirlik, kısa ve çabuk tüketilen, emek verilmemiş cinstendi. Kış ayazında ısıtılmamış, rutubetli odalara benziyordu.

12 Temmuz 2017 Çarşamba

ÇIKMAZ SOKAK

O sokağı boylu boyunca yürümek isterdim. Seni bulduğum ve aynı hızda kaybettiğim sokağı… Sana doğru ve seninle ya da senden gayrı, senden bağımsızca. Köşesinde beklerdim, bir türlü giremezdim. Soğuk terler dökerek uyanırdım kâbuslarımdan. Ya gelirsem ve senin korkulu tarafınla karşılaşırsam diye.

7 Temmuz 2017 Cuma

ESKİ DOST

Anlattıklarında inanılması güç olan vahşet türlerinden biriydi. Dilsiz olduğu için kendini savunamayacak, yardım isteyemeyecek güzel bir kadını sakat bırakmaya benziyordu yapılan. Her şey olup bittikten sonra onun hakkını arasanız ne olur ki? Kaybettiklerini geri verebilir misiniz? O güzelliği yeniden yaratabilir misiniz?

5 Temmuz 2017 Çarşamba

DENİZ HAVASI

Arap saçına döndü hayat. Eli kolu dolu, beli bükülmüş, tırnakları kırılmış kadının. Başı nasıl da ağrıyor. Eteklerine yapışan küçük çocuklar. Hava da zaten çok sıcak. Gönlü daralmış, içi bunalmış… Gitmek ister, kaçmak ister de nereye?