31 Mart 2014 Pazartesi

BİR HAZİRAN SABAHINDA

Dünyevi hayatın yaşandığı yer tuhaf bir kimyayı barındırıyor. Zıtlıkların bir arada bulunabilmesi gibi, şaşırtıcı ve zorlayıcı gerçekleri var. ARTI ile EKSİnin, ZOR ile KOLAYın, KİRLİ ile TEMİZin, İYİ ile KÖTÜnün aynı yerde olması, Tanrının bir mucizesi olduğu kadar, savaş ile barışı da bir arada kılıyor işte… Bu zorlu sınavda hangi birini çözeceğiz? İyiyi tanıyıp muhafaza etmeyi mi kötüyle mücadelede etmeyi mi? Gücümüz her birine yeter mi ki…
Her ne kadar geçerliliğinden emin olamasam da, bir çıkış yolu yarattığımı sanıyorum… Hangisini kullanırsak onu büyütüyor, her şartta becerebildiğimizde muvaffak oluyoruz. Pozitif ya da negatif olanı kullanmak gibi iki seçeneğimiz var. Zor olduğunu biliyorum ama anamızın rahmine düşerken bize sorulmadığı gibi, Tanrı bize hiç bir şeyin kolay olacağı sözünü vermedi…
Nasıl ki bir Haziran sabahının şafağında, ümidi kestiğimi sandığım bir sevdiğim çıktıysa karşıma, bu zor günler de beklenmedik gelişmelerle geride kalacak bir gün.
Öyle katı, acımasız ve kan kusturucu, haksız ve adaletsiz, yıpratıcı ve kin dolu gündemlerin ortasında insan olan ne ile ayakta kalır? SEVGİ ve ümitle…
Bir Haziran şafağında, birbirimizi unuttuğumuzu zannederken nasıl da buluşuverdik yeniden hatırlasana… Ne mucize, ne tesadüf ve ne büyük şans!
En berbat olduğuna kanaat getirdiğimiz günlerde ne özel sürprizler hazırlıyor yaşam bize bazen. O kaosun içinde, kilometrelerce uzaktan birbirimizi kucaklayabildiğimizi hâlâ titreyerek hissediyorum ben. Ne mutlu ne mutlu, hâlâ o günleri anarken pek çok İYİ tarafı gibi SENİ de düşünüyorum…
Hiç tanımadığım ve daha önce birleşemediğim kardeşlerimle yol birliğine ulaşırken, bir zamanlar en özel günlerimi birlikte geçirdiğim insanlardan birini yeniden bulmak gibisi var mıydı… Gücümü perçinleyen bu tesadüf, o günlere güneş gibi doğarak damgasını vurmuştu.
Kardeşim…
Zaten en çok da acı ve zorluklar bir araya ve fikir birliğine ulaştırırdı bizi, hatırlasana…
Belki de acılar bu yüzden gerekli… Hep bir ders alma sürecinde olduğumuz için.
O kadar pisliği ve zorluğu, yüreği kenetlenmiş binlerce insanın sinerjisiyle hatırlıyoruz düşünsene… Acılar daha çok yaklaştırıyor nankör insanoğlunu. Belki de sistematik hata buradadır. Ya da deşifresi budur işin. Ne bileyim, sonuçta savaşlar ve mücadeleler yoldaşlarla hatırlanır hep. Nasıl da omuz omuzaydı diyerek…
Nasıl da omuz omuzaydık biz seninle başkentte, Anadoluda ve okyanusun ötesinde… Yoldaşlık bizim kaderimizde vardı, hâlâ da böyle…
Sen benim kalbimde hep yaşamışsın ki, bunu şimdi daha iyi anlıyorum.
Sen öğretensin;
Yüce görevimizi, kalp yaralarıyla gölgeleme gibi bir lüksümüz olmadığını sen de bilirsin.
Şimdi birlikte el ele, yürek yüreğe ayakta kalma zamanıdır. Şimdi her şeye iyi tarafından tutunma ve yaşama zamanıdır. Tanrı bize verdiği canı en iyi şekliyle koruyup yaşama misyonunu da vermiş işte, neylersin...
Mutlu olacağız; bildiğimizi savunacak, sevecek ve sevilecek, ayakta kalacağız.
Evet, gözyaşı ile duygusallık ve böğrümüzü delen karnımıza saplanan hazımsızlıklar da var.
Evet, bunca kirlenmişliğin içinde bir ışık olmak çok zor.
Bu da Tanrının bir bulmacası işte…
Saçma sapan bir oyunda kendine kazanma yolları ile çareler üretmek…
Öfkeye, kine, intikama, kudurmuşluğa, azgınlığa rağmen ve inadına SEVMEK…
Sen eğitimcisin; KARDEŞ kelimesi KARIN-DAŞ tan gelir dilimizde bilirsin…
Bunu sakın unutma…
Karnımıza yediğimiz manevi tekmelerde birbirimize siper olmak kutsaldır.
Kardeşlik sadece aynı karından çıkmak, aynı anadan doğmak değildir.
Karın ağrılarının ne büyük olduğunu çok acı şekilde görsek de, gündüzü karartan kirli ellere karşı iğneyle kuyu kazmanın doyumunu yaşamak gibi bir şansımız var.
Eden kendine eder.
Kötülük yaptıkça kendi bünyesinde birikir kişinin.
Boşuna çürütmedik dirseklerimizi o idealizmine inandığımız okullarda.
AYDINLIK biz yandıkça çevremize yayılıyor kardeşim.
Korkma, yılma ve vazgeçme!
Yalnızlığa, umutsuzluğa, karamsarlığa düştüğünde çağır meleklerimizi…
Beni yanı başında hissedeceksin.
Ve göreceksin, çocuklarımız için ufukta güzel günler var.
Şimdiyi, şu anını değiştirerek işe başla.
Seni çok sevdiğimi sakın unutma…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder