7 Ekim 2015 Çarşamba

DİŞİ

İnsan bir cümleyle hayata dönüyor bazen. Ama bir cümleyle de yaşamaktan vazgeçebiliyordu zaten değil mi? Basite indirgenmiş halim; bir KADIN, bir DELİ, bir coşkun ve bir melankolik, bir mutlu, bir mutsuz, bir cümle. Hayat zaten kısaca tek bir cümle, tıpkı ben gibi…
Vazgeçmediğim kısmı, direnme.
Bir kitap, bir iş, bir nefes.
Bir adım, bir adam ve bir çöküş.
Bir kadın, bir kalp ve bir kurtuluş.
Çok karışıksın derler, zorsun derler; benden kaçar veya beni kovalarlar kafalarına göre… Ama vazgeçemezler bir türlü benden nedense…
Tuttum mu bırakmadığımı bilirler de ondan herhalde…
Bir kere geldimse dünyaya, istediğimi almadan gitmeyeceğim. Sen de gitmemelisin.
Alacak - verecek dünyası değil ki bu. Ha yanacak-sönecek dünyası belki. Yarım kalmış hallerim hepsine bin basar. Kime mi? Her kim üstüne alınıyorsa artık…
Fıtratımda meydan okuma, göğsümde gizlenen acılı heyecan, aşka yüzümü sürüp sürüp tutuşmalarım, bilene çok şey anlatır.
Gece derin, ben derin, hangi tedavi yola getirebilir ki bizi?
Ben hiç gitmem, sen de hiç gelme olur mu?
Ben hiç gitmemişim gibi gel sen o zaman
Sesimi duymuşsun gibi yap
Hiç düşmemişim gibi çıkar o kuyulardan beni
Hiç geri itmemişsin gibi sarıl…
Hiç sırtını dönüp gitmemişsin gibi dön bana…
Hey doktor fazla tedavi etme beni, ben en iyi deliyken YAZARım
Ayıltma beni hayat, kafam güzelken daha GÜZELim
Susturma beni be adam, duymaktan kaçtığın doğruyu söylerken daha gerçeğim
Prangalarımı çöz be ruhum, ben özgürken daha DİŞİyim…

2 yorum:

  1. Berrak'ça düşünlerden esintiler. Güzeldi Sevgili Berrak...

    YanıtlaSil
  2. Berrak'ça düşünlerden esintiler. Güzeldi Sevgili Berrak...

    YanıtlaSil